18 Ekim 2013 Cuma

DEMOKRATİK de DEMOKRATİK!


Birgül Ayman Güler
CHP İzmir Milletvekili

Türkiye’de ulus düşmanlığı kendini ifade etmekte zorlanıyor. Zorlanma, her şeyin başına “demokratik” sıfatı getirme zorunluluğu duymalarından belli. Bu kesimler için “barış”, “çözüm”, “özerklik”, “özgürlük”, “hak – hukuk”… gibi sözcükler tek başına bir şey ifade edemiyor.

Abdullah Öcalan ‘teori’sini yaparken de ‘pratikleştirirken’ de her sözün başına “demokratik” yazıp benzersizliğini sergiliyor:
  • Demokratik barış; Demokratik çözüm; Demokratik özerklik ….. şimdilerde zirvesine vardı. Öcalan partisine bir konferans toplamalarını emretti, o da ‘demokratik’: Demokratik İslam Konferansı 
Recep Tayyip Erdoğan benzersiz başbakanlığını da ‘dünya’ liderliğini de ‘demokratik’ sıfatı olmadan yürütemez görünüyor.
  • Demokratik hak, Demokratik özgürlük, Demokratik dönüşüm, Demokratik vatandaşlık… derken, bu da şimdilerde Demokratik paket ile derlenip toplandı. On yılda 'sessiz devrim' = demokratik değişim yaptık diyor.
George Bush Afganistan’a, Irak’a demokratik işgaller planlayıp gerçekleştirmiş, Arap Baharı aracılığıyla Akdeniz’in güneyi demokratik açılımlara gark edilmişti.

Aslında demokratik Bush, İkinci Dünya Savaşı’ndaki Roosevelt demokrasisinin uzantısıydı. Demokratik Roosevelt, ülkemizde Demokrat Parti’nin doğumuna ebelik yapmıştı. Ne var ki, sonraki tarihlerde Türkiye’de sağ cenah yalnızca bir kez bir ‘Demokrat(ik) Parti’ kurdu; bu sıfatı Adalet, Selamet, Anavatan, Doğru Yol.. diye değiştirip unutmayı yeğledi. Çünkü 1960 – 1970’li yıllarda her yeri ‘Milli Demokratik Devrim’, ‘Demokratik Sosyalizm’, ‘Sosyalist Demokrasi’, ‘Ulusal Demokratik Cephe’…. kaplamıştı. Ve işte o dönem boyunca komünizmle mücadele dernekleri ‘demokra(si) ile (tik)’ esintilerinden nefrete düşmüşlerdi.

Ne var ki 1980’lerde dünyaya demokratik küresellik geldi ve işler değişti.

Bir zamanların komünizmle mücadele derneklerinin demokratik aktörleri, şimdilerde ABD’deki meskenlerinden bir kez daha demokratik demokratik sesleniyorlar. Ve yine şimdi demokratik PKK, demokratik AKP ile birlikte müzakere içinde.

Bir kesim de, bu kirli pazarlığa ortak etmeye çalışıp başaramadıkları CHP’yi, kah Yeni Anayasa kah yerel seçim ittifaklarıyla kendi cinslerinden demokratik CHP yapmanın derdinde.

CHP’nin fikri mi? Çoktan söylendi:
İstemem kalsın, teşekkür ederim!

[BAG, 18 Ekim 2013]


1 yorum:

  1. Birgül Hocam,
    Evet kullandıkları tüm kavramları kirletiyorlar.
    Bunların ağababaları Demokrat Parti dedi demokrasiyi katletti,
    Bunlar Adaleti partilerinin ismine verdiler ve adaleti katlettiler.
    Özgürlük, kalkınma, sosyal devlet, eğitim vb. vb. hepsi yok edildi.
    Şimdi sıra Büyük Türkiye'de. Anlayalım ki Türkiye küçülecek....

    YanıtlaSil